112 ÖĞRETMENLİĞİME NOTLAR

   Nasrettin Hoca bir gün eşekten düşmüş.Hocanın başına toplananlar hocaya demişler ki: “Hocam bir doktor çağıralım mı?” hoca “Yok!” demiş, “Benim halimden doktor değil eşekten düşen anlar, siz bana eşekten düşen birini getirin.” demiş.Bu kitap eşekten düşen biri tarafından yazılmıştır.

   Yukarıdaki yazı Müjdat ATAMAN’ın “112 Öğretmenliğime Notlar” kitabından.Elma Yayınevi’nden çıkan kitap eğitim fakültesinde akademik ve alan bilgisi olarak her  şeyi öğrenip sahada eli kolu bağlı, hiçbir bilgiyi dönüştüremeyen biz öğretmenler için güzel bir kılavuz kitap.

  Hala özel bir okulda öğretmenlik yapan Müjdat ATAMAN’ın bu kitabı “112” başlıktan –bölümden de diyebiliriz- oluşuyor.İsminin 112 oluşundaki manidar üslup kitapta da bizi karşılıyor.Sınıf düzeninin nasıl olması gerektiğinden, tartışmalı “ödev” konusundan,öğrencilerle iletişim kurma becerisinden, meslekte profesyonel olmanın öneminden, ceza-ödül kavramından,teknolojinin sınırlarından, müfredat ve ders kitaplarının niteliğinden, sınıf yönetiminden,hepimiz için birer işkenceye dönen resmi törenlerden, öğrencilerle yapılacak gezilerin niteliğinden, kitap okuma alışkanlığından …Yani eğitimin kangrenli konularının hepsine değinmiş yazar.

    Kitabı öncelikle sınıfa ilk girdiğinde silgisini, kalemini hazırlamış pırıl pırıl öğrenciler görmeyi bekleyen genç öğretmenler okumalı ki mesleğin ilk yılında yaşadığımız cesaret kırıcı durumlara karşı daha hazırlıklı olsunlar.

Her bölümde yazarın meslek hayatında bizzat deneyimlediği olaylardan örnekler verilirken ayakları yere basan çözümler de sunuluyor bizlere.Bence öğretmenlerin de mesleki gelişim kitaplarında aradığı şey bu: somut örnekler, kılavuzluk ve sahada uygulanabilir örnekler…

    Kitabın 11. bölümünde kitap okumayla ilgili  ayrı bir bölüm yazılmış.Ülkemizde kitap okumaya ayrılan sürenin kişi başına 1 dakika olduğu düşünüldüğünde bu bölümün önemi daha iyi anlaşılır.Bölümde okuma alışkanlığı kazandırmakla ilgili çeşitli yöntem ve tekniklerden, etkinliklerden bahsedilmiş.Bir Türkçe öğretmeni olarak girdiğim sınıflarda uyguladığım bu yöntemler çocukların da bir hayli ilgisini çekti.

   Kitabın ilk bölümü umut vaad eden bir bölümle başlarken , bir öğrencinin itirafları niteliğindeki son sayfa Müjdat ATAMAN’ın aslında bu kitabı neden yazdığını açıklar nitelikte.Çünkü eğitim hayatı pek parlak geçmeyen yazarımız öğretmenlerin görmediği, ötekileştirdiği,hep arka sırada oturan,kalbi kırılan, fark edilmeyi bekleyenlerin omuzuna dokunulsun diye yazmış.Ve velilerin, öğretmenlerin, idarecilerin kısacası eğitim camiasının ivedilikle öğrencileri dinlemeye başlaması gerektiğini söylüyor yazar.

“112 Öğretmenliğime Notlar” zorlu bir eğitim sisteminde öğrenci odaklı bir bakış açısına dair ip uçları veriyor.

Kitaptan güzel bir cümleyle tavsiyemizi taçlandırmak istedim:

“İlk kez gireceğimiz kapılardan geçerken daha önce yaşamın o kapılarında bulunmuş birinin ‘eşiğe dikkat’ demesi işe yarayabiliyor.Bu kitap eşiğe ayağını vurmuş bir eğitimcinin notlarıdır.”

İyi okumalar…

                                                                                                        NİMET KAPLAN

                                                                                                    TÜRKÇE ÖĞRETMENİ